Bazı tiroid iltihaplarında örneğin Haşimato hastalığında tiroid kanseri riski artar.
Hastada hafif düzeyli bir zehirli guatr tablosu ortaya çıkar. Bu tablo kısa sürelidir, hastalara zehirli guatr ilaçları verilmemeli, sadece çarpıntıyı geçirecek ilaçlar kullanılmalı. Geriye kalan harap olmamış sayıca azalmış sağlam tiroid hücreleri ne kadar tiroid hormonu salgılarsa hastanın kanında o kadar hormonu bulunur. Tabii ki azalan bu hücrelerin salgıladığı hormon yeterli olamayacağından hastada tiroid hormon yetersizliği (hipotiroidizm) oluşur. Hastalar bu safhadan sonra aniden kilo almaya başlar, kabızlık, saçlarda matlaşma, unutkanlık, dalgınlık, konsantrasyon bozukluğu, ciltte kuruma şikayetleri gibi çok bilinen tiroid hormon yetersizliği belirtileri gösterir. Nadiren harabiyet çok az olur ve hastada hormon yetersizliği belirgin olmaz. Bu yetersiz hormon artık bir daha düzelip normal duruma gelemez. Bu hastaların ömür boyunca tiroid hormonu kullanmaları şarttır. Eğer hastalara zamanında tanı konulup yeterli düzeyde tiroid hormonu verilmezse beyinimizden salgılanan TSH isimli hormon yükselir. TSH, tiroidi çalışmaya teşvik eden bir hormondur. Bu teşvik uzun sürerse tiroid bezesi büyüyebilir ve hatta nodül gelişebilir. İyotlu tuz kullanan toplumlarda tiroid iltihapları daha sık görülür. Bu nedenle çocuklarda iyotlu tuz kullanımı teşvik edilmeli ancak yetişkinlerde iyotlu tuzun bazı sakıncaları olduğu hatırlanmalıdır. Ayrıca, tiroid iltihabı olan hastaların özgeçmişi incelendiğinde, hastanın şikayetleri başlamadan önce yoğun stresli bir dönem yaşadığı saptanır. Bu da stres faktörünün bu hastalıkta rolü olduğuna inanılmasına nende olmaktadır. Ailesel geçiş en kesin ve en önemli faktörlerden biridir. Annede haşimato varsa kızında da bu hastalığın görülme şansı yüksektir. Ancak unutmamak gerekir ki ailesel geçiş (genetik geçiş) çevresel faktörlerle desteklenmedikçe hastalık bir sonraki nesile (örn.kızına) aynen geçmez.
Tiroiditlerde ameliyat yapılmaz!
Tiroiditli hastalarda ciddi kanser şüphesi yoksa ameliyat çözüm getirmez, sorunu ağırlaştırır. De Quervain tiroditinde ilk haftalarda hastadaki ağrılı, birden bire ortaya çıkmış, sert tiroid bezesi yanlışlıkla kanser şüphesi yüksek nodül olarak yorumlanıp ameliyat yapılabiliyor. Halbuki bu hastalarda sabırlı davranıp beklemek tiroid iltihabının yatışmasından sonra daha doğru bir karar vermeyi sağlar.
Hastada hafif düzeyli bir zehirli guatr tablosu ortaya çıkar. Bu tablo kısa sürelidir, hastalara zehirli guatr ilaçları verilmemeli, sadece çarpıntıyı geçirecek ilaçlar kullanılmalı. Geriye kalan harap olmamış sayıca azalmış sağlam tiroid hücreleri ne kadar tiroid hormonu salgılarsa hastanın kanında o kadar hormonu bulunur. Tabii ki azalan bu hücrelerin salgıladığı hormon yeterli olamayacağından hastada tiroid hormon yetersizliği (hipotiroidizm) oluşur. Hastalar bu safhadan sonra aniden kilo almaya başlar, kabızlık, saçlarda matlaşma, unutkanlık, dalgınlık, konsantrasyon bozukluğu, ciltte kuruma şikayetleri gibi çok bilinen tiroid hormon yetersizliği belirtileri gösterir. Nadiren harabiyet çok az olur ve hastada hormon yetersizliği belirgin olmaz. Bu yetersiz hormon artık bir daha düzelip normal duruma gelemez. Bu hastaların ömür boyunca tiroid hormonu kullanmaları şarttır. Eğer hastalara zamanında tanı konulup yeterli düzeyde tiroid hormonu verilmezse beyinimizden salgılanan TSH isimli hormon yükselir. TSH, tiroidi çalışmaya teşvik eden bir hormondur. Bu teşvik uzun sürerse tiroid bezesi büyüyebilir ve hatta nodül gelişebilir. İyotlu tuz kullanan toplumlarda tiroid iltihapları daha sık görülür. Bu nedenle çocuklarda iyotlu tuz kullanımı teşvik edilmeli ancak yetişkinlerde iyotlu tuzun bazı sakıncaları olduğu hatırlanmalıdır. Ayrıca, tiroid iltihabı olan hastaların özgeçmişi incelendiğinde, hastanın şikayetleri başlamadan önce yoğun stresli bir dönem yaşadığı saptanır. Bu da stres faktörünün bu hastalıkta rolü olduğuna inanılmasına nende olmaktadır. Ailesel geçiş en kesin ve en önemli faktörlerden biridir. Annede haşimato varsa kızında da bu hastalığın görülme şansı yüksektir. Ancak unutmamak gerekir ki ailesel geçiş (genetik geçiş) çevresel faktörlerle desteklenmedikçe hastalık bir sonraki nesile (örn.kızına) aynen geçmez.
Tiroiditlerde ameliyat yapılmaz!
Tiroiditli hastalarda ciddi kanser şüphesi yoksa ameliyat çözüm getirmez, sorunu ağırlaştırır. De Quervain tiroditinde ilk haftalarda hastadaki ağrılı, birden bire ortaya çıkmış, sert tiroid bezesi yanlışlıkla kanser şüphesi yüksek nodül olarak yorumlanıp ameliyat yapılabiliyor. Halbuki bu hastalarda sabırlı davranıp beklemek tiroid iltihabının yatışmasından sonra daha doğru bir karar vermeyi sağlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder