Sinüzit nasıl oluşur?
Kronikleşen sinüzite dikkat..!
Şiddetli baş ağrılarıyla kendisini gösteren sinüzit, kişinin yaşamını olumsuz yönde etkiliyor. Ancak biraz dikkat ederek bu hastalıktan korunmak mümkün.
Kafa kemikleri içinde burun çevresinde yerleşmiş içi hava dolu odacıklara sinüs ve bu boşlukların enfeksiyonlar sonucu iltihaplanmasına da sinüzit adı veriliyor. Peki kişinin hayatını kâbusa çeviren sinüzitten kurtulmanın imkanı yok mu? Op. Dr. Murat Şirin, sıkça rastlanan sinüzit hastalığı ve tedavi yöntemleri ile ilgili şu bilgileri verdi.
Sinüzit nasıl oluşur?
Sinüsleri temizleyen ince kanallar tıkanırsa sinüzit hastalığı başlar. Bu tıkanıklık tedavi ile ya da kendiliğinden açılırsa sinüzit iyileşir ama eğer açılamazsa hastalık kronikleşir. Sinüs kanallarının tıkanıklığına bazı burun içi ve sinüslerle ilgili yapısal koşullar, tekrarlayan üst solunum yolu infeksiyonları, allerjik sebepler, polip ve geniz eti gibi oluşumlar yol açabilir. Bazı kalıtsal sorunlar ve bağışıklık sorunları da sinüzitin diğer sebepleridir.
Sinüzit genel olarak akut ve kronik olarak ikiye ayrılır. Akut sinüzit yeni oluşan sinüzit anlamına gelir. Uygun tedavi edildiği zaman tamamen iyileşir. Ancak kronik sinüzit sinüslerde sürekli bir iltihap olması anlamına gelir ve tedavisi de zordur. Medikal tedaviye cevap vermezse cerrahi müdahale gerektirebilir.
Kimler sinüs problemiyle daha sık karşılaşır?
Gerçekte herkes sinüs enfeksiyonu geçirebilir ancak bazı gruplar daha hassastırlar.
Allerjisi olanlar, yapısal burun bozuklukları olanlar,
Sık sık enfeksiyona maruz kalanlar ve sigara içenler birer örnektir.
Belirtileri nelerdir?
Akut ve kronik sinüzitin belirtileri birbirinden farklıdır. Akut sinüzit daha şiddetli şikayetler ile kendini gösterir. Ağrı en sık görülen şikayettir. Bu, baş ağrısı, yüz ağrısı, göz çevresinde ağrı şeklinde olabilir. Genellikle öne doğru eğilmekle artan dolgunluk tarzında tarif edilebilen bir ağrıdır. Ayrıca burun tıkanıklığı, koyu kıvamlı ve sarı-yeşil renkli burun akıntısı, koku duyusunda azalma, geniz akıntısı, ateş, çene ve dişlerde ağrı, ağız kokusu, burun kanaması, göz kapakları ve yüzde şişme gibi belirtiler olur. Öksürük hem akut hem de kronik sinüzitin belirtisidir. Kronik sinüzitte şikayetler daha az şiddetlidir ancak süre olarak 3 aydan uzun sürer. Sanılanın aksine ağrı daha az hatta bazen belli belirsizdir. Hastada daha çok burun tıkanıklığı, öksürük, geniz akıntısı, koku almada azalma veya kötü koku rahatsız eder.
Ameliyat sonrası iyileşme garanti
Tedavi yöntemleri nelerdir?
Günümüzde standart olarak olarak yapılan cerrahi endoskopik sinüs cerrahisidir. Burada muayene sırasında kullanılan endoskoplarla yakın zamanda geliştirilmiş ince araçlar kullanılıyor. Endoskoplar aracılığı ile sinüslerin burun içine açıldıkları deliklere ulaşıp deliklerin genişletilmekte ve sinüslerin havalanması sağlanmaktadır. Cerrahi genel ve lokal anestezi altında yapılabilmektedir. Cerrahi sonrası burun içine kısa süreli küçük tamponlar yerleştirilmekte ve ameliyat sonrası hasta birkaç kez pansumana çağrılabilmektedir. Genel olarak çok ağrılı olmayan, hasta konforunun çok fazla bozulmadığı ameliyatlardır.
Son dönemde adı duyulmaya başlayan balon ile sinüzit ameliyatları (balon sinoplasti) henüz çok yeni bir teknik olup ancak çok sınırlı oranda hastada kullanılabilecek bir tekniktir ve endoskopik sinüs cerrahisinin yerini tam olarak tutmamaktadır.
Cerrahi yöntemde başarı oranı yüksek mi?
Sinüzit cerahisi sonuçlarının başarılı olmadığı ve hastalığın sık tekrarladığı yönünde bir inanış vardır. Bu bir yanılgıdan kaynaklanır. Allerjik zemin üzerinde gelişen polipli sinüzitlerde tekrarlama eğilimi gerçekten yüksektir. Ancak hastaların çoğunluğunu sadece sinüs kanallarının daralmış ya da tıkalı olduğu basit tekrarlayan sinüzitler oluşturur ve bu hastalarda cerrahinin başarı oranı % 90'ların üzerindedir. Ayrıca ameliyat tedavisinden sonra uygun bir ilaç tedavisi ve düzenli bir hasta izlenimi, ameliyat sırasında kullanılan donanım ve doktorun bu konudaki özel deneyimi başarıyı etkileyen diğer faktör.
Bulgular önemli
Nasıl teşhis edilir?
Hastanın şikayetleri dikkatlice sorgulanmalı, tam bir KBB muayenesi yapılmalıdır. Ancak akut sinüzitte muayene sırasında çoğu zaman burun içinde akıntı görülüp teşhis konulabilse bile kronik sinüzitte bu genelde pek mümkün olmamaktadır. Hastanın şikayeti ve muayene bulguları muhakkak radyolojik yöntemler ile desteklenmelidir.
Şiddetli baş ağrılarıyla kendisini gösteren sinüzit, kişinin yaşamını olumsuz yönde etkiliyor. Ancak biraz dikkat ederek bu hastalıktan korunmak mümkün.
Kafa kemikleri içinde burun çevresinde yerleşmiş içi hava dolu odacıklara sinüs ve bu boşlukların enfeksiyonlar sonucu iltihaplanmasına da sinüzit adı veriliyor. Peki kişinin hayatını kâbusa çeviren sinüzitten kurtulmanın imkanı yok mu? Op. Dr. Murat Şirin, sıkça rastlanan sinüzit hastalığı ve tedavi yöntemleri ile ilgili şu bilgileri verdi.
Sinüzit nasıl oluşur?
Sinüsleri temizleyen ince kanallar tıkanırsa sinüzit hastalığı başlar. Bu tıkanıklık tedavi ile ya da kendiliğinden açılırsa sinüzit iyileşir ama eğer açılamazsa hastalık kronikleşir. Sinüs kanallarının tıkanıklığına bazı burun içi ve sinüslerle ilgili yapısal koşullar, tekrarlayan üst solunum yolu infeksiyonları, allerjik sebepler, polip ve geniz eti gibi oluşumlar yol açabilir. Bazı kalıtsal sorunlar ve bağışıklık sorunları da sinüzitin diğer sebepleridir.
Sinüzit genel olarak akut ve kronik olarak ikiye ayrılır. Akut sinüzit yeni oluşan sinüzit anlamına gelir. Uygun tedavi edildiği zaman tamamen iyileşir. Ancak kronik sinüzit sinüslerde sürekli bir iltihap olması anlamına gelir ve tedavisi de zordur. Medikal tedaviye cevap vermezse cerrahi müdahale gerektirebilir.
Kimler sinüs problemiyle daha sık karşılaşır?
Gerçekte herkes sinüs enfeksiyonu geçirebilir ancak bazı gruplar daha hassastırlar.
Allerjisi olanlar, yapısal burun bozuklukları olanlar,
Sık sık enfeksiyona maruz kalanlar ve sigara içenler birer örnektir.
Belirtileri nelerdir?
Akut ve kronik sinüzitin belirtileri birbirinden farklıdır. Akut sinüzit daha şiddetli şikayetler ile kendini gösterir. Ağrı en sık görülen şikayettir. Bu, baş ağrısı, yüz ağrısı, göz çevresinde ağrı şeklinde olabilir. Genellikle öne doğru eğilmekle artan dolgunluk tarzında tarif edilebilen bir ağrıdır. Ayrıca burun tıkanıklığı, koyu kıvamlı ve sarı-yeşil renkli burun akıntısı, koku duyusunda azalma, geniz akıntısı, ateş, çene ve dişlerde ağrı, ağız kokusu, burun kanaması, göz kapakları ve yüzde şişme gibi belirtiler olur. Öksürük hem akut hem de kronik sinüzitin belirtisidir. Kronik sinüzitte şikayetler daha az şiddetlidir ancak süre olarak 3 aydan uzun sürer. Sanılanın aksine ağrı daha az hatta bazen belli belirsizdir. Hastada daha çok burun tıkanıklığı, öksürük, geniz akıntısı, koku almada azalma veya kötü koku rahatsız eder.
Ameliyat sonrası iyileşme garanti
Tedavi yöntemleri nelerdir?
Günümüzde standart olarak olarak yapılan cerrahi endoskopik sinüs cerrahisidir. Burada muayene sırasında kullanılan endoskoplarla yakın zamanda geliştirilmiş ince araçlar kullanılıyor. Endoskoplar aracılığı ile sinüslerin burun içine açıldıkları deliklere ulaşıp deliklerin genişletilmekte ve sinüslerin havalanması sağlanmaktadır. Cerrahi genel ve lokal anestezi altında yapılabilmektedir. Cerrahi sonrası burun içine kısa süreli küçük tamponlar yerleştirilmekte ve ameliyat sonrası hasta birkaç kez pansumana çağrılabilmektedir. Genel olarak çok ağrılı olmayan, hasta konforunun çok fazla bozulmadığı ameliyatlardır.
Son dönemde adı duyulmaya başlayan balon ile sinüzit ameliyatları (balon sinoplasti) henüz çok yeni bir teknik olup ancak çok sınırlı oranda hastada kullanılabilecek bir tekniktir ve endoskopik sinüs cerrahisinin yerini tam olarak tutmamaktadır.
Cerrahi yöntemde başarı oranı yüksek mi?
Sinüzit cerahisi sonuçlarının başarılı olmadığı ve hastalığın sık tekrarladığı yönünde bir inanış vardır. Bu bir yanılgıdan kaynaklanır. Allerjik zemin üzerinde gelişen polipli sinüzitlerde tekrarlama eğilimi gerçekten yüksektir. Ancak hastaların çoğunluğunu sadece sinüs kanallarının daralmış ya da tıkalı olduğu basit tekrarlayan sinüzitler oluşturur ve bu hastalarda cerrahinin başarı oranı % 90'ların üzerindedir. Ayrıca ameliyat tedavisinden sonra uygun bir ilaç tedavisi ve düzenli bir hasta izlenimi, ameliyat sırasında kullanılan donanım ve doktorun bu konudaki özel deneyimi başarıyı etkileyen diğer faktör.
Bulgular önemli
Nasıl teşhis edilir?
Hastanın şikayetleri dikkatlice sorgulanmalı, tam bir KBB muayenesi yapılmalıdır. Ancak akut sinüzitte muayene sırasında çoğu zaman burun içinde akıntı görülüp teşhis konulabilse bile kronik sinüzitte bu genelde pek mümkün olmamaktadır. Hastanın şikayeti ve muayene bulguları muhakkak radyolojik yöntemler ile desteklenmelidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder